Mavi-Yeşil Forum
Mavi Yeşil Forum'a hoşgeldiniz.Forumdan daha kaliteli hizmet alabilmek için lütfen kayıt olunuz.Eğer üye iseniz lütfen foruma giriş yapınız.



Foruma Giriş


Kayıt Ol





Join the forum, it's quick and easy

Mavi-Yeşil Forum
Mavi Yeşil Forum'a hoşgeldiniz.Forumdan daha kaliteli hizmet alabilmek için lütfen kayıt olunuz.Eğer üye iseniz lütfen foruma giriş yapınız.



Foruma Giriş


Kayıt Ol



Mavi-Yeşil Forum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Marcus Aurelius

Aşağa gitmek

Marcus Aurelius Empty Marcus Aurelius

Mesaj tarafından Neuch Paz 06 Mart 2011, 16:10

(M.S. 120 -180) Marcus Aurelius "Kendi Kendine Düşünceler" isimli eserinde Epiktet'ten sıkça söz eder. Bu son iki Romalı Stoacıda Eski Stoa ruhunun bir daha canlandığına tanık oluyoruz. Bunlar bireyin amacını, devlet içinde bir hizmette bulunmak olarak anlar.

Marcus Aurelius'a göre her bireyin kendisini görev başında bulunan bir asker gibi, yani komutanın kendisine verdiği emri yerine getirmekte olan bir asker gibi anlaması gerekir. Bir sipere belli bir görevle yerleştirilen bir asker, üzerine düşeni, elinden geldiğince yapmalıdır.

Kendisine verilen görevin doğru olup olmadığını tartışmaya askerin hakkı yoktur. Aynı bunun gibi her insana doğa ve devlet tarafından belli bir "görev" verilmiştir. Herkesin kendisine verilen görevi elinden geldiğince yapması gerekir. Sonraki Stoacıların ahlakında gittikçe artan bir değer kazanan bu görev düşüncesinin Roma dünya görüşünde önemli bir yeri vardır. Roma en parlak dönemlerine görev düşüncesine dayanarak ulaşmıştır.

Stoacılık yanında Epikürcülüğün de, yani sert bir görev ahlâkı yanında bir haz felsefesinin de Roma'ya girmiş olduğuna burada işaret etmeliyiz. Buna, haz felsefesini kolay anlaşılır bir biçimde dile getiren ünlü Lâtin şairi Lecretius'tu örnek gösterebiliriz. Lecretius (M.Ö. 91 - 55) şiirsel biçimde yazılmış bir eğitim eseri olarak anabileceğimiz "Eşyanın Doğasına Dair" adlı eseriyle tanınır.

İşte Romalıların felsefe alanındaki başarılan, hemen hemen, bunlardır. Eski Stoacılar ulusal Yunan dinini olumlu karşılarlar. Nitekim Eski Stoacılar gerek astrolojiyi, gerek geleceği okumayı (kehaneti) benimsemişlerdi. Panaitios Eski Stoaya bu noktada eleştiri yöneltir. Ona göre astroloji (ilmi nücûm), geleceği okumak (kehanet)... birer uydurma inanç (batıl itikat)tan başka bir şey değildir.

Panaitios'un bu karşı çıkışı etkili olmamıştır. O kadar ki, Panaitios, bu gibi inançlarla uğraşanların sonuncusudur. Çünkü bu türden inançlar, özellikle astrolojiye inanma, bundan sonraki dönemde daha da önem kazanmıştır.
Neuch
Neuch
VIP
VIP

Erkek Mesaj Sayısı : 149
Yaş : 42
Nerden : Kırşehir
İş/Hobiler : Spor,Uydu Kodları
Kayıt tarihi : 18/04/09

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz